Hobi olarak tespih işine başlayan Özcan Atsat “tespih koleksiyonunu anlattı. Sosyal medya üzerinden ve il il gezerek önce nerede nasıl üretimi yapıldığını araştırdıgını belirten Atsat: Şimdi bizim bu piyasada çeşit çeşit kehribar ürünlerimiz var tespihlerimizde. Sıkma kehribarı, zar kehribarı, ateşi kehribarın yanı sıra bağa ürünlerimiz var, katalin dediğimiz. Damla çeşitlerimiz var, damlalardan kolye, tespih ve yüzük yapılır. Çeşit çeşit takılar üretilir. Zultani taşları, Osmanlı sıkma zar, damarlı- damarsız sıkmalar var. Bu ürünlerin hepsine şu anda Türkiye’nin her yerinde çok acayip bir rağbet var” dedi.

"Birçok hastalığa şifa kaynağı"


Damlaların tamamen şifa kaynağı olduğunu belirten Atsat, “Hepatit hastalığına, bronşite, astıma yani kısaca şöyle diyebilirim ki boğaz ve üstü olan hastalıkların tümüne birebir faydası var. Kolyelerden, tespihlerden, yüzüklerden olsun mutlaka vatandaşlarımızın bunlardan alıp kullanmasını tavsiye ediyoruz. Bunların vücuda gerçekten de pozitif enerji verdiğini de bizzat kullanıcılar bunu hissetmişlerdir ve hissettiklerini de devamlı dile getiriyorlar. Sıkma ve zarlar bunlarda yine Osmanlı zamanında kesinlikle takı olarak kullanılmamıştır. Onlar tamamen şifa için kullanılmış olan şifa kaynağıdır” diye konuştu.

Araba ve daire fiyatına tespih


Sıkma kehribarın daire karşılığında takas edildiğine şahit olduğunu ifade eden Atsat, “100 binlik tespihlerimiz var, hatta 200 binlik tespihler de vardır. Osmanlı sıkma zarlar var. tabi bunun yanı sıra koleksiyoncu kardeşlerimiz, dostlarımız var. Koleksiyonerler bunları sadece görmek için dahi olsa geliyor. Diyorlar ki, 'tespih hastalıktır’ hayır tespih aşktır. Bu böyle bilinsin, bayanların aksesuarları yüzük, kolyedir, erkeğin aksesuarı da tespihtir. Bende 2007 model A3 Audi marka aracımı 47 bin TL ile tespih ile takas yaptım” dedi.


Tespih alıcısı Latif Şahin ise “Osmanlı sıkma kehribar aldım. 15 bin liraya ful gümüş ürünümüz, yaklaşık 150 yıllık bir üründür ve ben ucuza aldığımı düşünüyorum” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi