Cumhurbaşkanlığı himayesinde gerçekleştirilen ve dünyanın en büyük savunma sanayisi buluşmalarından olan IDEF, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle kapılarını açtı.

F-35 VE S-400 AÇIKLAMASI

Türkiye'nin dışlandığı bir F-35 projesi tamamen çökmeye mahkumdur. Bugün Türkiye, silahlı ve silahsız insansız hava araçları konusunda dünyada söz sahibi bir konuma gelmiştir. Şimdi biz kendi milli muharebe uçağımızı üretecek adımları da hızla atmaya başladık. İnşallah, Hava Kuvvetlerimizin bundan sonraki filolarında ağırlık kendi milli muharebe uçaklarımızdan oluşacaktır. Zırh, optik, yazılım, motor, simülasyon, patlayıcı teknolojileri başta olmak üzere, ülkemizin önünü kesmek için araç olarak kullanılan her hususta, kendimizin ve dostlarımızın ihtiyaçlarını karşılayacak altyapıyı kurmakta kararlıyız. Uçaklarımızda kullandığımız bombaları bize vermemek için kırk takla atanlar şimdi ürettiğimiz bombaların gücü ve ekonomikliği karşısında şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

İDEF kendini dünya çapında kanıtlamış bir ihtisas fuarı haline gelmiştir. Türkiye'nin 17 yılda savunma sanayiinde elde ettiği kazanımları en iyi göreceğimiz işte bu fuardır. Savunma sanayiinde söz sahibi olma hedefine adım adım yaklaşıyoruz. Bazıları Türkiye'nin geçmişini 1 asırdan ibaret sanıyor. Dünya bugün adeta diken üzerindedir. Tek taraflı güç kullanma ve yaptırım tehditleri giderek daha sık başvurulan bir yol haline geldi.

Suriye'de bir terör örgütüne bize parayla verilmeyen silahların yığıldığını üzüntüyle takip ediyoruz. Türkiye, siyasi diplomatik ve ekonomik alanda olduğu gibi savunma alanında da hiçbir dayatmayı kabul etmemiştir etmeyecektir.'

Coğrafyamızda bin yıldır varlığımızı güçlü bir şekilde sürdürebilmemizi savunma altyapımıza borçluyuz.

Bazıları Türkiye'nin geçmişini 1 asırdan ibaret sanıyor. Tüm okumalarını buna göre yapıyor. Dünyanın en güçlü kara ve deniz ordularını kurmuş bir ülkeyiz.

Çağımızın güvenlik paradigması genişliyor. Bölgemiz siyasi krizlerin en yoğun olduğu yer.

Dünya bugün tüm insanlığın ortak ihtiyacı olan güven iklimini tehdit eden gelişmeler nedeniyle diken üstündedir. İhtilafların çözümü konusunda askeri seçenekler daha çok konuşulmaya ve devreye alınmaya başlandı. Terör örgütlerinin yol açtığı güvenlik sorunları sürekli büyüyor. 

Türkiye siyasi, diplomatik ve ekonomik alanda olduğu gibi savunma alanında da hiçbir dayatmayı da kabul etmeyecektir.

Binlerce kilometre öteden tehdit algıları üretip üzerine gidenler bizim meşru hassasiyetimizi görmezden geliyor.

Türkiye savunma alanında hiçbir dayatmayı kabul etmeyecektir. Savunma sanayiinde tarihi bir reform başlattık. Savunma sanayiinde dşa bağımlılık oranını yüzden 80'den 30'lara indirdik.

Editör: Haber Merkezi