Türk Dili Konuşan Ülkeler İş Birliği Konseyi (Türk Konseyi) 7'nci Zirvesi, Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov ile Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in katılımıyla gerçekleşti. Başkan Erdoğan, Bakü'de Türk Dili Konuşan Ülkeler İş Birliği Konseyi (Türk Konseyi) 7. Zirvesi'nde konuştu.

Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

TÜRK KONSEYİ'NE EKONOMİK ÇAĞRI

Bu zirve tarihi bir nitelik taşıyor. Türk Konseyi gibi yapıların dünya siyasetinde ağırlığı artıyor. Konseyin BMGK ve İslam İşbirliği Teşkilatı nezdinde gözlemci statüde olmasını istiyoruz.

Ekonomilerimiz üzerindeki döviz baskısını azaltacak önlemleri almalıyız. Yerel paralarla ticarete verdiğimiz önemin altını çizmek istiyorum. Kotalar maalesef ticaretimiz önündeki en büyük engellerden biri. Türk Konseyi olarak aramızdaki kotaları kaldırmamız gerekiyor.

Bölgemizin barışına en büyük tehdit terör örgütleridir. Suriye'de son 8 yılda yaşadıklarımız bir terör örgütü ile diğerinin tasviye edilemeyeceğini göstermiştir. PKK/YPG'yi tasviye etmek için 9 Ekim'de önemli bir adım attık. Barış Pınarı Harekatı'nın iki önemli gayesi vardır: Birinci amacı PKK/YPG kaynaklı terör tehdidinin ortadan kaldırılması. İkinci nedeni misafir ettiğimiz Suriyeli Arapların ülkelerine dönmelerini sağlamaktır. Bugün harekatın 7. günündeyiz. Güvenli bölge haritasına uygun şekilde operasyon devam ediyor. Bu sabah itibarıyla yaklaşık bin kilometrekarelik alanı bölücü terör örgütünün işgalinden kurtardık. Beka mücadelemizde dayanışma bekliyoruz.

Kısa zamanda Münbiç'ten Irak sınırımıza kadar olan bölgeyi güvenli hale getirip, ilk etapta 1 milyon daha sonra 2 milyon Suriyeli sığınmacının evlerine kendi tercihleriyle dönmelerini temin edeceğiz. Güvenli bölge haritasına göre uygun şekilde devam ediyor.

Suriye'nin kuzeyi barış pınarlarıyla yeniden yeşerene, hedeflerimize ulaşıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.

YUKARI KARABAĞ AÇIKLAMASI

Milli davalarımızda birbirimizin yanında durmak bizim kardeşliğimizin gereğidir.

Azerbaycan'ın üst toprağı Ermenistan'ın işgali altında olması, bir milyon kardeşimizi kaçkın olarak yaşamak zorunda bırakmıştır.

Yukarı Karabağ sorununun en kısa sürede barışçıl yollarla ve Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü esasında çözülmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz.

Kıbrıslı Türklerin maruz bırakıldıkları ambargonun kırılmasını sağlamalıyız şeklinde konuştu. 

Editör: Haber Merkezi