Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağırıldığı (ezan okunduğu) zaman, hemen Allah'ı anmaya koşun ve alış verişi bırakın. Eğer bilmiş olsanız, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır. Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan isteyin. Allah'ı çok zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.” (Cum’a, 9-10)

CUMA GÜNÜNÜN FAZİLETİ

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buyurdular:

“Üzerine güneş doğan en hayırlı gün Cuma günüdür. Âdem o gün yaratıldı, o gün cennete konuldu ve yine o gün cennetten çıkarıldı.” (Müslim, Cuma 17, 18. Tirmizî, Cuma 1, 2; Nesâî, Cuma 4, 45)

CUMA GÜNÜ NE YAPILMALI?

Hz. Ali -radıyallâhu anh- Kûfe’de hutbe verirken, Allâh Rasûlü’nden -sallâllâhu aleyhi ve sellem- işittiğini bildirerek şöyle buyurmuştur:

“Cuma günü olunca şeytan erkenden çarşı ve pazara bayraklarıyla gider, insanlara bin bir engel çıkararak mânî olmaya, (en azından) onları Cuma’ya geciktirmeye çalışır. Melekler de erkenden gidip mescidin kapılarına dururlar. Gelenleri; birinci saatte gelenler, ikinci saatte gelenler diye yazarlar. Bu hâl, imam (hutbeye) çıkıncaya kadar devâm eder. Kişi mescidde, imamı görüp dinleyebileceği bir yere oturur, can kulağıyla dinler ve konuşmazsa, kendisine iki kat sevap vardır. Kişi uzakta kalır ve imamı dinleyemeyeceği bir yere oturur, sessiz durur ve konuşmazsa bir sevap alır. Eğer, imamı görüp dinleyebileceği bir yere oturur, fakat boş konuşma yapar, sessiz kalmazsa, ona iki vebâl yazılır…” (Ebû Dâvûd, Salât, 209/1051)

Cuma namazına ehemmiyet vererek câmiye erkenden gelen, imamı rahatça duyabileceği bir yere oturarak tefekkürle dinleyen ve huşû üzere bulunan kimseler, elbette böyle olmayanlara nazaran daha kazançlı çıkacaklardır. Cuma günü yapılması tavsiye edilen sünnetler şunlardır:

1- GUSÜL ABDESTİ ALMAK

Semüre’den -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Her kim cuma günü abdest alırsa ne iyi eder; hele boy abdesti alırsa, o daha iyidir.” (Ebû Dâvûd, Tahâret 128; Tirmizî, Cuma 5)

2- GÜZEL KOKU SÜRMEK

Ebû Abdullah Selmân’dan el-Fârisî -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre, Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Bir kimse cuma günü gusül abdesti alır, elinden geldiği kadar temizlenir, ya kendi özel kokusundan veya evinde bulunan güzel kokudan sürünür ve evinden çıkar, iki kişinin arasına girmez, sonra üzerine farz olan namazı kılar, imam hutbe okurken susup onu dinlerse, o cuma ile öteki cuma arasındaki günahları bağışlanır.” (Buhârî, Cum’a 6, 19)

3- YENİ ELBİSE GİYMEK

Ebû Saîd el-Hudrî -radıyallahu anh- şöyle dedi:

Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- yeni bir elbise giydiği zaman, sarık, gömlek, ridâ gibi giydiği şeyin adını anarak şöyle dua ederdi:

“Allahümme leke’l-hamdü ente kesevtenîhi, es’elüke hayrahü ve hayra mâ sunia lehü, ve eûzü bike min şerrihi ve şerri mâ sunia lehü:

“Allahım! Hamd sana mahsustur. Onu bana sen giydirdin. Senden onu hayırlı kılmanı ve yapılışına uygun kullanmanın hayrını nasip etmeni dilerim. Şerrinden ve yaratılış gayesi dışında kullanılmasının şerrinden de sana sığınırım.” (Ebû Dâvûd, Libâs 1; Tirmizî, Libâs 28)

4- SALAVAT GETİRMEK

Evs İbni Evs’ten -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Günlerinizin en faziletlisi cuma günüdür. Bu sebeple o gün bana çokça salât ü selâm getiriniz; zira sizin salât ü selâmlarınız bana sunulur.” (Ebû Dâvûd, Salât 201, Vitir 26)

5- SADAKA VERMEK

Ebû Zer’den -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Her birinizin her bir eklemi için günde bir sadaka vermesi gerekir. İşte bu sebeple her tesbih bir sadaka, her hamd bir sadaka, her tehlîl (lâ ilâhe illallah demek) bir sadaka, her tekbîr bir sadaka, iyiliği tavsiye etmek sadaka, kötülükten sakındırmak sadakadır. Kuşluk vakti kılınan iki rekat namaz bunların yerini tutar.” (Müslim, Müsâfirîn 84, Zekât 56)

6- KABİR ZİYARETİ YAPMAK

Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Kabirleri ziyaret etmek isteyen ziyaret etsin. Çünkü kabir ziyareti bize âhireti hatırlatır.” (Tirmizî, Cenâiz 60)

7- TIRNAK KESMEK

Ebû Hüreyre‘den -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

Peygamberlerin sünneti (fıtrat) beştir – yahut beş şey fıtrat gereğidir- :Sünnet olmak, kasıkları tıraş etmek, tırnakları kesmek, koltuk altını temizlemek, bıyıkları kırpmak.” (Buhârî, Libâs 51, 62, 64; Müslim, Tahâret 49, 50.)

8- KEHF SÛRESİ OKUMAK

Ebü’d-Derdâ‘dan -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre, Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Kehf sûresi’nin başından on âyet ezberleyen kimse deccâlden korunmuş olur.” (Müslim, Müsâfirîn, 257.)

9- SELAM VERMEK

Ebû Hüreyre’den -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre, Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selâmı almak, hastayı ziyaret etmek, cenazeye iştirak etmek, dâvete icabet etmek, aksırana “yerhamukellah” demek.” (Buhârî, Cenâiz 2; Müslim, Selâm 4)

10- CUMA NAMAZINA VAKTİNDE GİTMEK VE HUTBE DİNLEMEK

Ebû Hüreyre’den -radıyallahu anh- rivayet edildiğine göre Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:

“Bir kimse güzelce abdest alarak cuma namazına gelir, hutbeyi ses çıkarmadan dinlerse, iki cuma arasındaki ve fazla olarak üç günlük daha günahları bağışlanır. Kim hutbe okunurken çakıl taşlarıyla oynarsa, boş ve mânasız bir iş yapmış olur.” (Müslim, Cuma 27. Ayrıca bk. Müslim, Cuma 26

Kaynak: İLİMVEİHSAN

Editör: Haber Merkezi